Connect with us

Genel

Türkiye’de tüketim alışkanlıkları değişiyor

Published

on

Tetra Pak küresel süt ürünleri endüstrisiyle ilgili araştırmanın sonuçlarını yayınladı:

TETRA PAK’IN ARAŞTIRMASINA GÖRE 2014’TE 80 MİLYAR LİTRE SÜT TÜKETİLECEK

Tetra Pak, dünyadaki süt ürünleri endüstrisi ile ilgili her sene gerçekleştirdiği araştırmanın sonuçlarını açıkladı. Araştırmaya göre şu anda dünyada 70 milyar litre olan süt tüketim miktarının 2014’te 80 milyar litreye çıkması bekleniyor. Tetra Pak’ın hazırladığı 5. Süt Ürünleri Endeksi 10 milyar litrelik süt tüketim artışının kaynağı olarak da gelişmekte olan ülkelerdeki 2,7 milyar tüketiciyi gösteriyor.


Dünyanın önde gelen gıda işleme ve ambalajlama şirketi Tetra Pak’ın yaptırdığı yeni araştırmaya göre refah seviyesi, alım gücü ve ambalajlı süt ürünlerine olan talepte beklenen artış nedeniyle süt tüketimi önümüzdeki iki yılda 10 milyar litre artacak. Araştırmaya göre bu artışın kaynağını da gelişmekte olan ülkelerdeki 2,7 milyar düşük gelirli tüketici olacak.

Küresel süt ürünleri endüstrisiyle ilgili bulguları, rakamları ve eğilimleri takip eden Süt Ürünleri Endeksine göre gelişmekte olan ülkelerdeki düşük gelirli tüketicilerin 2011 yılında 70 milyar litre olan tüketim miktarının, 2014 yılında 80 milyar litreye çıkacağı tahmin ediliyor. Bu tüketicilerin çoğunun önümüzdeki yıllarda açık süt tüketmeyi bırakarak ambalajlı süt içmeye başlaması bekleniyor.

Advertisement

Tetra Pak Başkanı ve CEO’su Dennis Jönsson dünyadaki düşük gelirli tüketicilerin süt ürünleri piyasasına yönelik fırsat oluşturduğunu söyledi. “Gelecekteki başarıya giden yol, bugünün tüketicilerine ulaşmaktır” diyen Jönsson şunları söyledi:

“Dünya nüfusunun yüzde 40’nı oluşturan bu tüketici grubu endüstrimizin büyümesine destek olan ekonomilerde yaşıyor ve refah seviyeleri de gittikçe artıyor. Düşük gelirli tüketiciler günde 2 – 8 dolar harcıyor. Bu tüketiciler gelişmekte olan ülke nüfuslarının yaklaşık yüzde 50’sini oluşturuyor. Ülkelerinde tüketilen sıvı süt ürünlerinin yüzde 38’ini onlar tüketiyor ve bu kişilerin yarısı Hindistan ve Çin’de yaşıyor. Tetra Pak’ın yürüttüğü araştırma, gelişmekte olan ülkelerde tüketilen sıvı süt ürünlerinin yüzde 76’sından fazlasını oluşturan altı ülke üzerinde yoğunlaştı: Hindistan, Çin, Endonezya, Brezilya, Pakistan ve Kenya…

Gelir seviyesi yükseliyor

Bu kategorideki tüketicilerin dünya genelindeki sayısının 2009–2020 yılları arasında her yıl yüzde 3’lük yıllık bileşik büyüme oranına denk gelen bir oranda düşeceği tahmin ediliyor. Tüketici kategorizasyonunda Tetra Pak’a yardımcı olan Boston Consulting Group’a göre günlük 8 doların üzerinde harcayan nüfus yıllık yüzde 4 bileşik büyüme oranında bir artış gösterecek.

“Bugünün düşük gelirli tüketicileri yarının orta sınıfını oluşturuyor” diyen Jönsson, şöyle konuştu: “Bu; süt üreticileri için, gelişmekte olan ülkelerdeki yeni oluşan tüketici grubu arasında tüketici sadakati oluşturmaları için altın bir fırsat. Ayrıca rapora göre; endüstrinin düşük gelirli tüketicilerin ihtiyaçlarını karşılayacak ürünleri, ambalajları ve işlemleri geliştirebilmesinde inovasyon ve verimliliğin önemi çok büyük. Gelişmekte olan ülkelerde iyi besin maddelerinin daha fazla bulunmasını sağlamak için ürünleri farklı şekillerde üretmeli, farklı şekillerde dağıtmalı ve farklı şekillerde satmalıyız.”

Advertisement

 

Çocuk sütleri ve aromalı sütte artış bekleniyor

Tetra Pak araştırmasına göre sıvı süt ürünlerine olan talep 2011 – 2014 yılları arasında başta Asya, Afrika ve Latin Amerika’da olmak üzere artacak. Gelişen piyasalardaki yüksek talep nedeniyle dünya genelindeki sıvı süt ürünleri tüketiminin ise bahsedilen 2011 – 2014 döneminde yüzde 2,9 oranında artması bekleniyor.

Tetra Pak analizlerine göre laktik asitli içecekler, devam ve çocuk sütleri ile aromalı sütler 2011 – 2014 döneminde en hızlı büyümeye imza atacak segmentler olacak. Asya’daki düşük gelirli tüketiciler tarafından en çok tercih edilen uygun fiyatlı laktik asitli içeceklerin yüzde 11,9’luk bir artışla en hızlı büyümeyi göstermesi, çocuk sütü ve besleyici mamaların da yüzde 9’luk artışla bunu izlemesi bekleniyor. Aromalı sütlerde ise yüzde 4,8’lik bir artış bekleniyor.

Dennis Jönsson “Bu tüketiciler için uygun fiyatlı, sağlıklı ve besleyici ambalajlı sıvı süt ürünleri temin etmek anlamına gelmiyor. Aynı zamanda güvenli ve besleyici gıdaları yeni gelişen tüketici nesil için bulunur hale getirerek onların hayatlarını değiştirebilmemiz için de bir fırsattır” dedi.

Advertisement

Türkiye’de tüketim alışkanlıkları değişiyor

Türkiye’de de dünya genelinde görülen tüketim alışkanlıklarına yönelik değişiklikler gözleniyor. Aromalı sütlerin son 4 yılda yüzde 24 oranında büyüdüğü belirtiliyor. Özellikle çocukları hedefleyen aromalı sütler kullanım kolaylığı, hijyenik olması ve çocukların gelişimine katkı sağlayan içeriği nedeniyle anneler tarafından de tercih ediliyor.

Türkiye’de 2008 – 2011 yılları arasında sade süt tüketiminin yıllık ortalama yüzde 1, paketli sade süt tüketiminin ise yüzde 5 oranında büyüdüğü görülüyor. Aynı dönemde Türkiye’de açık süt tüketiminin ise yüzde 5 küçüldüğü kaydediliyor. Kişi başı süt tüketimi açık süt de dâhil edildiği zaman 24 litre oluyor. Sadece işlenmiş ve paketlenmiş süt tüketimine bakıldığında ise 15 litreye geriliyor. Bu veriler ışığında Türkiye’de 2014 yılında işlenmiş süt tüketiminin 16 litreye çıkacağı öngörülüyor.

Beşinci Tetra Pak Endeksi’nin tamamına www.tetrapak.com/dairyindex adresinden ulaşılabilir.

Advertisement

Türkiye endüstrisine, alana özel, spesifik yayınlar üreten MONETA Tanıtım’ın sektörel dergilerinin editörlüğünü yapmaktayım. Yeni nesil, dinamik yayıncılık anlayışıyla, dijital ve basılı mecralarda içerik geliştirmek için çalışmaktayız.

Genel

Plastik Nedir?

Published

on

En yaygın kullanılan atıklardan olan plastik, karbon (C), hidrojen (H), oksijen (O), azot (N) ve diğer organik ya da inorganik elementlerin oluşturduğu monomer adı verilen; basit yapıdaki moleküllü gruplardaki bağın koparılarak polimere dönüştürülmesi ile elde edilen malzemelere verilen isimdir. Bir monomerpolimerizasyon yoluyla başka monomer molekülleri ile birleşerek çok uzun zincir şeklinde bir polimer meydana getirmektedir. Böylelikle çeşitli monomerler veya monomer kombinezonu kullanılarak çeşitli tipte plastikler elde edilir. Polimerlerden oluşan plastikler, polimerlerin farklı kimyasal yapılarından dolayı farklı fiziksel özellikler gösterirler ve bu özelliklerinden dolayı da sınıflandırmaya tabii tutulurlar. Polimerler çeşitli kriterlere göre sınıflandırılır.

Polimerlerin sınıflandırılması

Polimerlerin sınıflandırılmasında en çok kullanılanı, işleme yöntemine göre sınıflandırılır. Polimerler termoplastikler ve termosetler olmak üzere iki büyük gruba ayrılır.

Termoplastiklerin özellikleri nelerdir?

Termoplastikler, ısı ve basınç altında ergiyip şekillendirilebilen ve soğutulduğunda da sertleşebilen malzemelerdir.  Termoplastikler lineer ve dallanmış zincirli moleküllerden oluşmaktadır. Bağ yapılarını incelediğimizde monomerleri bir arada tutan kovelent bağlar, zincirleri bir arada tutan Van der Waals bağlardır.  Artan sıcaklıkla birlikte moleküller arası bağ zayıflar ve zincir moleküllerinin birbiri üzerinde kayması başlar.

Termosetlerin özellikleri nelerdir?

Termosetler, ısıtılıp soğutulduklarında termoplastiklerin aksine kalıcı olarak katılaşmaktadır. Çünkü ısıtılıp soğutulma esnasında kimyasal yapılarında değişiklikler oluşur. Yapılarında bulunan çapraz bağlar nedeniyle gevrek, yüksek sıcaklığa dayanıklı bir yapı ortaya çıkmaktadır.

Advertisement

Plastikler nasıl sınıflandırılır?

Plastiklerin sınıflandırılması fiziksel esasa göre de sıklıkla yapılmaktadır.  Amorf, kristal ve yarı kristalin olmak üzere üçe ayrılmaktadır. Amorf yapıda molekül zincirleri, birbirine göre karışık bir şekilde bulunmaktadır. Kristalin yapıda ise molekül zincirleri birbirine göre üç boyutlu bir düzeni andıran bir şekilde bulunmaktadır.
Kristalin yapının oluşması molekül zincirlerinin şekline (lineer, dallanmış, çapraz bağlı) ve molekül zincirleri arasındaki kuvvetlere bağlı olmaktadır. Zincirlerin birbirine tertiplenmesine göre amorf ve kristalin gibi yapı özellikleri ortaya çıkmaktadır. Soğutma yoluyla ergimiş durumdan katı duruma geçildiğinde lineer zincirler birbirine daha çok yaklaşabilirler ve dolayısıyla kristalin bir yapı oluşturabilmektedirler. Bu nedenle lineer molekül zincirine sahip plastikler oldukça büyük bir kristalleşme kabiliyeti gösterirler. Dallanmış zincirler birbirlerine kolayca yaklaşamazlar bu nedenle kolay bir şekilde kristalin halini alamayıp, genellikle amorf bir yapı oluştururlar. Aynı şekilde çapraz bağlı molekül zincirleri (termosetler) amorf bir yapı meydana getirirler. Kristalin yapı daha rijit olmakla birlikte genellikle daha yüksek ve daha belirgin ergime sıcaklığına, daha büyük çekme, sürünme, ısı mukavemetine, düşük viskoziteye sahiptir. Amorf yapı düşük ergime sıcaklığı ve çekme mukavemetine sahiptir. Amorf yapılar, kalıp içerisinde kristalin yapılar gibi kolay akmazlar.

Plastik çeşitleri nelerdir?

Amorf termoplastiklere ABS, PC, PMMA, PS ve PVC örnek verilebilir. Yarı kristalin termoplastiklere PBT, PP, PE, POM, PA örnek verilebilir.

Plastiklerin özellikleri nelerdir?

Plastikler, günümüzde gerek miktar gerekse çeşit bakımından büyük gelişme göstermektedirler. Hafif, kolay işlenebilir, korozyona karşı dayanıklı, iyi elektrik ve ısı yalıtkanlığına, iyi bir yüzey kalitesine ve görünüme sahip olan polimerin özellikleri aşağıdakiler gibidir.

Plastiklerin görünüşü: Plastiklerin çoğu renksizdir. Bu yüzden istenilen rengi elde etmek için renk verici maddeler kullanılır.
Plastiklerin yüzey sertliği: Plastik malzemelerin bir dezavantajı, yüzeylerinin yumuşaklığı ve çizilmeye karşı direncinin az olmasıdır.
Plastiklerin yoğunluğu: Plastik malzemelerin yoğunlukları, diğer çoğu malzemelerin yoğunluklarından daha azdır. Plastiklerin yoğunluğu 0.8-2.5 g/cm3 arasındadır. Bundan dolayı hafifliğin önemli olduğu yerlerde plastikler kullanılmaktadır.
Isısal özellikler: Çoğu plastik geniş bir sıcaklık aralığında yumuşama göstermektedir. Genellikle plastiklerin ısı iletkenliği düşüktür ve bu sebeple sürtünme veya tekrarlanan gerilmelerin sebep olduğu sıcaklık büyümesi, malzeme içerisinde ısı birikmesine neden olur. Bu olay ısıl yorulmaya yol açar. Isıl yorulmayı azaltmak için, plastik malzemelere katkı maddeleri ilave edilir. Bu amaçla en çok kullanılan katkı maddeleri metal tozları veya çeşitli elyaflardır.
Kimyasal özellikler: Plastikler, metal malzemelere göre kimyasal alanlara daha dayanıklıdırlar. Genellikle termoplastikler zayıf asit, alkali ve tuzların sulu çözeltilerinden etkilenmezler. Termoplastiklerin çoğu organik solventlerin etkisi altında çözünme veya şişme gösterirler; kuvvetli asit veya alkalilerden kimyasal olarak etkilenirler.
Alevlenme: Plastikler aleve karşı çok hassastırlar. Genellikle termoplastiklerin çoğu alevle veya aşırı ısı ile temas ettikten sonra kullanılmaz hale gelirler.
Hava etkisiyle bozunma: Radyasyon, uçan parçacıkların meydana getirdiği aşınma, yağmur veya dolu erozyonu ve hava kirliliğinin kimyasal etkisinin bir neticesiyle plastiklerde yıpranma olabilmektedir. Genelde iklim şartları, plastiğin renginin solmasına veya bozulmasına neden olmaktadır.
Elektriksel özellikler: Elektriksel özellik bakımından en önemli faktör elektriksel iletkenliktir. Genelde plastiklerin elektrik iletkenlikleri zayıftır, yalıtkan olarak kullanılırlar.Polimerin yapısındaki zincirlerin sert ve bükülmez olması, zincirlerin birbirini kuvvetli etkilemesi, yüksek kristalizasyon ve yönlenme olayları elektronların serbest hareketlerini engellemekte ve plastiklerin düşük elektrik iletkenliğine neden olmaktadır.
Mekanik özellikler: Kristalizasyon derecesinin büyümesi ile malzemenin ergime derecesi artmaktadır

, bunun sonucu olarak mekanik mukavemet artmaktadır. Plastiklerin mekanik özellikleri kimyasal ve fiziksel hallerinin yanı sıra sıcaklığa da bağlıdır. Ayrıca cam elyafı ilave edilerek mekanik özellikler yükseltilebilirler.

Advertisement

Continue Reading

Genel

Plastik sanayinde yatırım teşviki yüzde 90’a çıktı

Published

on

Şehir içine sıkışmış, dağınık bir şekilde faaliyetlerini sürdüren plastik üreticilerini modern bir üretim alanında toplayacak olan PAGDER ASLAN Plastikçiler İhtisas Özel Organize Sanayi Bölgesi’ndeki yatırımlar için uygulanacak yatırım teşvik oranı yüzde 45’ten yüzde 90’a çıktı.

Kırklareli Vize’de plastik sektörünün sanayi yapılaşması adına örnek olacak projesinde yer alan katılımcılar genel teşvik uygulamalarından ve bölgesel destek unsurlarından azami ölçütte yararlanacak.

PAGDER ASLAN OSB, Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi olarak yapılandırıldığı için Teşvik Yasası’nın katma değer vergisi muafiyeti, kurumlar vergisi muafiyeti ve gümrük vergisi muafiyeti uygulamalarını içine alan genel teşvik uygulamalarından ve bölgesel destekler kapsamındaki vergi indirimlerinden faydalanacak.

Referans değer olarak verilen yüzde 90 yatırım teşvik destek miktarı, yeni istihdam edilecek personel sayısına, yatırım finansmanı olarak kullanılacak kredi miktarına ve yatırım konusuna göre değişiklik gösterecek.

Advertisement

PAGDER ASLAN Plastikçiler İhtisas Özel Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Fidan Aslan Eroğlu

PAGDER ASLAN OSB’de 5 milyon TL tutarında bir yatırımla plastik imalatına yönelik bir tesis kurulduğunda yararlanılabilecek kurumlar vergisi indiriminin yüzde 40 olarak uygulanacağını ifade eden PAGDER ASLAN Plastikçiler İhtisas Özel Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Fidan Aslan Eroğlu, söz konusu örnek yatırıma göre devletin 2 milyon TL tutarındaki vergi alacağından vazgeçeceğini belirtti. Eroğlu; “Yapılan yatırım öncelikli yatırım konuları içinde ise, bu tutar 2 milyon 750 bin TL’ye çıkmakta. Ayrıca, bu destekten yararlanmak için yatırımın tamamlanması gerekmemekte ve yatırım harcamasını yapıldığı dönemde devam eden faaliyetlerinden elde edilen kazançlar için destekten yararlanılabilmektedir” açıklamasında bulundu.

PAGDER ASLAN OSB katılımcılarının yararlanacağı destek oranlarının yatırımın konusuna göre değişkenlik göstereceğini bildiren Eroğlu şu bilgileri paylaştı. “Katılımcılar 5 yıl boyunca

, OECD Orta-Yüksek Teknoloji tanımına giren yatırımlarda 6 yıl, öncelikli yatırım konuları içindeki yatırımlarda 7 yıl sigorta primi işveren hissesi desteğinden istifade edilebilecek. Bu durumda, devlet desteği 1 milyon 750 bin TL’ye kadar çıkabilmektedir. Katılımcıların sahip olduğu Yatırım Teşvik Belgesine bağlı olarak PAGDER ASLAN OSB’de yapılacak 5 milyon TL tutarındaki bir yatırım için, KDV istisnası, gümrük vergisi muafiyeti ve faiz ve kâr payı desteği haricinde, yapılacak yatırım öncelikli yatırım konuları içindeyse yüzde 90’a kadar olmasa bile yüzde 65’e varan oranlarda devlet desteğinden yararlanabilecek.”

Plastikçilere yüzde 30 ucuz enerji olanağı

Kırklareli’nin Vize ilçesinde, Türkiye’nin ilk Özel İhtisas Plastik Organize Sanayi Bölgesi olarak faaliyete geçecek ve sanayi yapılaşmasına büyük katkı sağlayacak olan PAGDER ASLAN OSB, Çorlu ve İstanbul Havalimanı; Tekirdağ ve Ambarlı limanları; Alpullu, Durak tren istasyonları ile E5, TEM Otoyolu ve Kapıkule gibi bölgenin önemli havalimanı, karayolu, liman ve istasyonlarına, gümrük kapısına yakınlığı ile de lojistik olarak büyük kolaylıklar sunuyor. Direkt iletim hattına bağlanmak suretiyle çevre organize sanayi bölgelerine göre yüzde 30 daha ucuz enerjiye sahip olacak sanayicilere yalnızca elektrik dağıtımı değil, sürdürülebilir enerji kaynaklarının daha fazla kullanımı, yenilikçi-yeşil üretim sahaları, solar enerji gibi konularda da çözümler sunulacak.

Eylül ayı sonuna kadar avantajlı alım imkanı

Advertisement

Alt yapı çalışmaları tamamlanan 650 bin metrekarelik birinci etabın tamamını 77 plastik sanayicisine kazandıran PAGDER ASLAN OSB, bölgede yer almak isteyen plastik sanayicilerine özel kampanya başlattı. Yüzde 90 yatırım teşviki, yüzde 30 ucuz enerji gibi olanaklarla sanayicilerin küresel rekabet güçlerini arttırmaya katkı sunacak PAGDER ASLAN OSB’de 30 Eylül 2020’ye kadar geçerli olacak kampanya çerçevesinde 251 liralık metrekare satış fiyatı ile sanayiciler plastik üssünde yer sahibi olabilecek.

Continue Reading

Genel

Nexans teknolojisini Yeşilköy’de

Published

on

“Hayata enerji verir” sloganıyla müşterilerine yüksek performanslı kablo ve kablo çözümleri sunan Nexans, koronavirüs salgını ile mücadele kapsamında, İstanbul Atatürk Havalimanı’nda kurulan hastanenin inşaatında kullanılmak üzere, yangına karşı güvenli enerji kablolarının tedariği için harekete geçti.

Sektörün lider global oyuncularından Nexans, 45 günde tamamlanması planlanan bin oda kapasiteli hastaneyi, yangına karşı güvenli son teknoloji ürünü Alsecure kablolarıyla buluşturabilmek üzere, tüm birimleriyle koordineli bir şekilde organize olarak ivedilikle tedariğe başladı.

Nexans Türkiye Genel Müdürü Atilla Kurtiş, konuyla ilgili “Nexans olarak, bugüne kadar gerek Türkiye’de gerekse dünyada, hastane de dahil olmak üzere, sayısız dev projeye imza attık. Bununla birlikte içinde bulunduğumuz dönemi de gözeterek, bu projenin bizim için ayrı bir önemi olduğunu söyleyebilirim. Türkiye’deki 2 fabrikamız ve 500 çalışanımızla üretime devam ettiğimiz bu olağanüstü dönemde tabi ki bu proje için de ihtiyaçlar  doğrultusunda hızla harekete geçerek, en kısa sürede kablo tedariğini gerçekleştirebilmek için çalışmalarımızı titizlikle yürütüyoruz. En üst seviye güvenlik için dizayn edilmiş Nexans teknolojisini Yeşilköy’deki hastanemiz ile buluşturacak olmaktan dolayı da ayrıca gurur duyuyoruz” dedi..

buy kamagra

Advertisement

Continue Reading
Advertisement
Advertisement
Advertisement

Trendler

Haber Plastik sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et